Yıl: 1993, Cilt: 9, Sayı: 3
Tüm Sayı(PDF)
Araştırma makalesi
90 Vakada İzole Aort Kapak Replasmanı Sonuçları
Mehmet Yeniterzi, Tahir Yüksek, Sami Ceran, Cevat Özpınar, Hasan Gök, Ali Bayram, Güven Sadi Sunam, Hasan Solak
Araştırma makalesi
Özeti
90 Vakada İzole Aort Kapak Replasmanı Sonuçları
Results Of Isolated Aortıc Valve Replacement In 90 Cases
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs ve Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında Nisan 1987, Haziran 1993 tarihleri arasında 90 mitral valv replasmanı yapılmıştır. Erken mortalite 8 (%8.8), geç mortaliteli 5 (%5.5) dir
Between April 1987 and June 1993, 90 mitral valve replacements were performed in Selcuk University Faculty of Medicine, Thoracic and Cardiovascular Surgery Department. Early mortality is 8 (8.8%), late mortality is 5 (5.5%)
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
37 Vakada İzole Aort Kapak Replasmanı Sonuçları
Mehmet Yeniterzi, Sami Ceran, Tahir Yüksek, Cevat Özpınar, Ali Bayram, Hasan Gök, Ufuk Özergin, Hasan Solak
Araştırma makalesi
Özeti
37 Vakada İzole Aort Kapak Replasmanı Sonuçları
Results Of Isolated Aortıc Valve Replacement In 37 Cases
Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs ve Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalında Nisan 1987, Haziran 1993 tarihleri arasında 37 hastaya izole aort valv replasmanı uygulanmıştır.
Isolated aortic valve replacement was applied to 37 patients between April 1987 and June 1993 in the Department of Thoracic and Cardiovascular Surgery, Faculty of Medicine, Selcuk University.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Aort Kapak Vejetasyonlarının Teşhisinde Ekokardioğrafinin Yerı
Hasan Hüseyin Telli, Şamil Ecirli, Ahmet Kaya, Mustafa Sait Gönen, Cevat Özpınar
Araştırma makalesi
Özeti
Aort Kapak Vejetasyonlarının Teşhisinde Ekokardioğrafinin Yerı
The SIgnIfıcIance Of EchocardIogrphy In The DIagnose Of Aoıta Valve VegetIon
Endokarchyumunenkksiyonu olan ity`ektif endokardit (İ.E)., etkili antimikrobial tedaviye rağmen; hald mortalite ve morbiditesini korumaktadır. Genel bir enfeksiyon tablosu ile seyrettiğinden tanının gecikmesi tedavide önemli rol oynamak-tadır. Kalb yetmediği, takikardi. kapaklarda oluşan vejetasyon ve embolik fenomenler prognoza Ekokardiografide aort k.apcılaavejetasyona rastlanması tanı yönünden önemliydi ve vakalarınuzın hepsinde vejetasyon vardı. Hemokültürde mikroorganizma ilretilemedi. Bir vakada vejetasyondan brucella bakterisi üretildi. İ.E. tanısı konan ve aort kapakda vejetasyonu bulunan üç yaka klinik yönden incelendi ve literatürle karşdaştırıldt.
Although an effective anti-microbial therapy is applied, the infective endocardit, an infection o endocardium, stili keep its mortality and morbidity. Since it progresses with a general infecsion table. the detay of its diagnos plays an inıportant role in the terapy of it. C ardiac failıa-e tachicardia, valves vegetation and embolic phenemens were effective in the prognosis. Observing vegetation at aorta valve on echocardiography was significiant for diagnose and alt the cases had ı'egatation. lklicroorganism wasn't able ro be cultivated in hemoculture. Only in one case, Brucella bakteria was cultivated from vegetation. There cases who were diagnosed injective endocardit and had aorta valve vegetation were examined and compared ith the literature.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Respiratuar Distres Sendromu
Rüstem Aşkın, Rahim Kucur
Araştırma makalesi
Özeti
Respiratuar Distres Sendromu
Respıratory Dıstress Syndrome
Akciğerler organizmanın oksijenizasyonunu ve karbondioksitin vücuttan atılmasını sağlarlar. Mit baz dengesinin sağlanması ve birçok vazoaktif hormonun arteriyel konsantrasyonunun düzenlenmesi bu organ tarafından sağlanır. Akciğerlerin_ normal şartlarda fazla olmayan bir mekanik stres altında ve düşük bir arteriyel basınç sistemine karşı çalışmaları, lenfatik sisteminin oldukça gelişmiş olması fonksiyonlarını daha kolay yerine getirmesini sağlar. Ancak akciğerlerin kapasitesinden daha ağır bir stres altına girmesi durumunda, or-ganizmanın tüm sistemlerini de etkiliyebilen ve sonuçta ölüme yol açabilen bir dizi olayların gelişebileceği ortaya konmuştur. Birçok etyolojik nedenle gelişebilen bu tabloya Respiratuar Distres Sendromu (RDS) denilmektedir.
The lungs provide oxygenation of the organism and the removal of carbon dioxide from the body. The maintenance of myth base balance and the regulation of arterial concentration of many vasoactive hormones are provided by this organ. The lungs work under normal mechanical stress and against a low arterial pressure system, the highly developed lymphatic system allows it to perform its functions more easily. However, it has been demonstrated that if the lungs are under more stress than their capacity, a series of events can develop that can affect all the systems of the organism and ultimately lead to death. This condition, which can develop for many etiological reasons, is called Respiratory Distress Syndrome (RDS).
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Famılial Hiperlidemik Bir Gebede Tekrarlayan Akut Pankreatite Bağli Gelışen Missed Abortus Olgusu
Hakkı Polat, Ahmet Kaya, Serdar Karaköse, Ali Koşar, A. Nuri Sezer, Salim Güngör
Araştırma makalesi
Özeti
Famılial Hiperlidemik Bir Gebede Tekrarlayan Akut Pankreatite Bağli Gelışen Missed Abortus Olgusu
A Case Of PancreatItIs And MIssed ~mIs AssocIated WIth Type V PrInıaly HyperlIpoproteInernIa In A Pregnant Woman.
Funtiliyul hipertrigliseridemili gebelenle lipitlerirt biyokimyasal değerleri büyük oranda artmakuı ve akut pankreatite yol açarak anne ve ferus için Jatal sonuçlar doğurabilınektedir. Erken teşhis konulduğunda bu hastalarda diye; ve plalma exchange uygulamalar( gibi _yakla.şunlarla akla pankreant gelişimine engel olmak mümkün gözükmektedir. 1956 yılından bu yana 11 yaka bildirilmiştir. Nadir görülen böyle bir yaka5a kliniğimirde tesbit ederek, yayıniamayt uygun bulduk.
Hypertrigliseridemia reeognized complication of pregnancy. in patients with familial hypert-rigliseridernicı. the biocheınical changes are greatly enhanced during pregnancy and may be associated with acut pancreatitis, potentially fatal triad. There have been 11 eases of hyperlipidemic pancreatitis during pregnancy reported in English literature since 1956. Irt this report, a ease of panereatitis and missed abortus associated with type prinıary hypertrigliseridemia in a pregnant is reported. Guidlines for prevention and rnanangement of this rare disorder in pregnancy are presented.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Derin Boyun Enfeksiyonları
Ahmet Kaya, Fuat Yöndemli
Araştırma makalesi
Özeti
Derin Boyun Enfeksiyonları
Deep Neck Infectıons
Erken teşhis ve tedavi edilmediği takdirde fatal komplikasyonlarla seyreden derin boyun infeksiyonlarmın (DBİ) insidensi antibiyotiklerin kullanım alanına girmesiyle oldukça azalmıştır. Ancak primer °dağın tedavisinde yetersiz kalındığı ya da etkisiz antibiyotiklerin kullanıldığı durumlarda DBİ'mn önemli bir bölümünde hastalığı özgü bulgu ve belirtiler maskelenebilmektedir. Çalışmamızda gastrointestinal sistem kanaması nedeniyle kliniğimize kabul ettiğimiz ve DBİ tanısı alan bir hasta sunularak konu irdelenmiştir.
Deep neck infection (DNI) used to manifest itself with a lethal compliactions when early diagnosis and treatment was ignored. Although, the advent of antibiotics has reduced considerably the incidence of overall number of deep neck infections. However, insufficient cure of infection of concerned tissue or the USC of inappropriate antibiotic treatment can mask the DNI related symptoms and findings. In this report, we are presenting a case tha was admitted to our clinic with a gastrointestinal hemorrhage and Iater her deep neck infection was diagnosed. The pus was drained out and treated with appropriate antibiotic regiment.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Derleme Hemodiyaliz İçin Arteria Brakialis Ve Vena Brakialis Arasinda Arterio-Venöz Fistül
Ali Acar, Recai Gürbüz, Esat M. Arslan, Ercüment Y. Acarer, Şenol Ergüney, Şükrü Çelik
Araştırma makalesi
Özeti
Derleme Hemodiyaliz İçin Arteria Brakialis Ve Vena Brakialis Arasinda Arterio-Venöz Fistül
ArterIavenous FIstula Between ArIerIa BrachIalIs And Venae BrachIalIs For HemodIalysIs
DERLEME HEMODİYALİZ İÇİN ARTERİA BRAKİALİS VE VENA BRAKİALİS ARASİNDA ARTERİO-VENÖZ FİSTÜL
In order tü prepare the patients who had developed chronic renal failure to hemodilaysis, latero-lateral arteriovenous fistula application was applied among the localized arteria. In 4 cases in which superficial venis weren't sujficient (arteria brachialis-venae brachialis) was reconstructed among the deep vessels in fossa an-tecubiti. It was observed that there were some en-largements which made the hemodialysis possible on the superficial veins by means of the venous connection between deep and superficial veins in 30 clays
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Koloni Stımulan Faktörler
Hilal Kart, A. Zeki Şengil, Bülent Baysal
Araştırma makalesi
Özeti
Koloni Stımulan Faktörler
Colony Stımulated Factors
Bağışık yanıtın düzenlenmesinde. antijenik uyarıyı alıp aktive olan, çeşitli hücrelerden salgılanan hormon benzeri maddelere genel olarak sitokinler; bunlardan lenfositler tarafından salınanlara lenfokinler, mo-nonükleer fagositler tarafından iiretilenlere monokinler adı verilir (1, 2, 3). Sitokinler immun sistem tarafından salgılanan; interferon, tümör nekroz faktör (TNF), interlökin (IL) ve koloni stimulan faktör (CSF) gibi düşük moleküler ağırlıkla proteinlerdir (3).Koloni stimulan faktörler; granülosit koloni stimulan faktör (G-CSF). makrofaj koloni stimulan faktör (M-CSF) ve granülosit -makrofaj koloni stimulan faktör (GM-CSF) olarak isim-lendirilirler. CSFIer stern cell hücrelerinin büyüme ve farkhlaşmasını sağlayan hormonal büyüme fak-türleridir.. Antijenle uyanlan aktive T lenfositlerince salınarak makrofajlarm etkilenmesine ve interlökin salmalarına ve böylece bağışık yanıtta gerekli mediatörlerin aktivite kazanmalarına yol açarlar
In the regulation of the immune response. cytokines in general, to hormone-like substances secreted from various cells that receive and activate antigenic stimulation; of these, those released by lymphocytes are called lymphokines, and those produced by mononuclear phagocytes are called monokines (1, 2, 3). Cytokines secreted by the immune system; Low molecular weight proteins such as interferon, tumor necrosis factor (TNF), interleukin (IL), and colony stimulating factor (CSF) (3). Colony stimulating factors; granulocyte colony stimulating factor (G-CSF). They are called macrophage colony stimulating factor (M-CSF) and granulocyte-macrophage colony stimulating factor (GM-CSF). CSFs are hormonal growth factors that enable the growth and differentiation of stern cell cells. They are released by activated T lymphocytes stimulated with antigen and cause macrophages to be affected and release interleukins and thus the necessary mediators gain activity in the immune response.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Geçmışten Günümüze Dermatoglifikler
Ahmet Bülent Turhan, Metin Atasu, Ferhan Paydak
Araştırma makalesi
Özeti
Geçmışten Günümüze Dermatoglifikler
Dermatoglıcs From Past To Present
İnsanların parmak uçlan. el ayası ve ayak ta-banındaki deri düz olmayıp, değişik biçimde çizgi şekilleri gösteren oluklu bir yapısı vardır. Bu çizgi şekillenmelerine ve çizgiler ile ilgili çalışmalara dermatoglifik (derma=deri ve glyp'e=oymacık" derioymacığı") adı verilmiştir
People's fingertips. The skin on the palm and base of the feet is not flat, but has a corrugated structure showing different line shapes. These line formations and studies on lines are called dermatoglyphics (derma = skin and glyp = carved "deriolet").
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Geçmışten Günümüze Dermatoglifikler
Ahmet Bülent Turhan, Metin Atasu, Ferhan Paydak
Araştırma makalesi
Özeti
Geçmışten Günümüze Dermatoglifikler
Dermatoglıcs From Past To Present
İnsanların parmak uçlan. el ayası ve ayak ta-banındaki deri düz olmayıp, değişik biçimde çizgi şekilleri gösteren oluklu bir yapısı vardır. Bu çizgi şekillenmelerine ve çizgiler ile ilgili çalışmalara dermatoglifik (derma=deri ve glyp'e=oymacık" derioymacığı") adı verilmiştir
People's fingertips. The skin on the palm and base of the feet is not flat, but has a corrugated structure showing different line shapes. These line formations and studies on lines are called dermatoglyphics (derma = skin and glyp = carved "deriolet").
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Imperfore Anüs, Persistan Kloaka Ve Ürogenital Sinüs Çıkışı Obstrüksıyonu
Ali Acar, Esat M. Arslan
Araştırma makalesi
Özeti
Imperfore Anüs, Persistan Kloaka Ve Ürogenital Sinüs Çıkışı Obstrüksıyonu
Imperfore Anus, Ccloaca, And UrogenItal SInus OutIet ObstructIon
Anorektal malformasyonlar ortalama 4000-5000 yenidoğanın birinde görülür ve erkeklerde daha sıktır (1). Anüs, rektum ve ürogenital sistemin konjenital malformasyonlan sıklıkla birlikte buluntular. imperfore antisle, enterik üriner fistüller, renal agenezis, iire-teropelvik obstriiksiyon. iireterovezikal darhk. ve-zikoüreteral reflü, kriptorşidi, ektopik yas deferens ve hipospadias gibi yapısal genitotiriner anomalilerin beraberliği gayet iyi bilinmektedir (2, 3). Bu patolojiler genellikle çocuk cerrahları tarafından tesbit edilirler. Ancak bu kompleks ve çözümü zor klinik problemlerin teşhis ve tedavisinde ürologlar asıl rolü oynarlar. Uygun tedavi: normal ve anormal embriyolojinin bilinmesine, bu bozukluklarla beraber olan klinik problemlerin sunflandınlmasına ve kesin patolojiyi belirleyecek teşhis çalışmalannın uygulanmasına bağlıdır (4).
Anorectal malformations occur in an average of 4000-5000 newborns and are more common in males (1). Congenital malformations of the anus, rectum, and urogenital system were often found together. imperforate antisla, enteric urinary fistulas, renal agenesis, irritable-theropelvic obstruction. iireterovesical darhk. The association of structural genitourinary anomalies such as and-zicoureteral reflux, cryptorchidism, ectopic mourning deferens and hypospadias is well known (2, 3). These pathologies are usually detected by pediatric surgeons. However, urologists play the main role in the diagnosis and treatment of these complex and difficult-to-solve clinical problems. Appropriate treatment: depends on the knowledge of normal and abnormal embryology, the presentation of clinical problems associated with these disorders, and the implementation of diagnostic studies that will determine the exact pathology (4).
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Hırschsprung Hastalığında Etyopatogenez Ve Tanı Yöntemlerı
Alaaddin Dilsiz, Fatma Çağlayan, Burhan Köseoğlu, Aytekin Kaymakçı, Osman Güler
Araştırma makalesi
Özeti
Hırschsprung Hastalığında Etyopatogenez Ve Tanı Yöntemlerı
Ethopatogenesıs And Dıagnosıs Methods In Hırschsprung's Dısease
Hirschsprung Hastalığı (111-1) etyolojisi halâ bulanık olan fonksiyonel intestinal obstruksiyondur. Bu hastalıkla ilgili daha önce vakalar yayınlanmış olmakla birlikte ilk olarak 1886 yılında Danimarkalı pediatrist Hirschsprııng, izlediği iki vakanın klinik ve otopsi bulgulanyla hastalığın konjenital bir maiformasyon olabileceğini söyledi. Bu sebeple ileriki yıllarda hastalığa onun adı verildi.
Hirschsprung's Disease (111-1) is functional intestinal obstruction with still blurred etiology. Although cases of this disease were published before, the Danish pediatrician Hirschspring said in 1886, with clinical and autopsy findings of the two cases he followed, that the disease may be a congenital malformation. For this reason, the disease was named after him in the following years.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Kardiyojenik Şok Tedavisinde İntraaortik Balon Pompasının (iabp) Yerı
Hasan Gök, Bayram Korkut, V. Gökhan Cin
Araştırma makalesi
Özeti
Kardiyojenik Şok Tedavisinde İntraaortik Balon Pompasının (iabp) Yerı
IntraaortIc Balloon CounterpulsatIon (ıabc) In The Management Of CardIogenIc Shock
Kardiyojenik şok, çoğunlukla miyokart iıajiırktüsai sonucu gelişen ve vital organların hipoperflizyon bulgulan ile karakterize acil klinik bir durumdur. Zamanında ve yeterli tedavi yapılmazsa hemen hepsi kaybedilen bu olguların tedavisinde, İABP uygulanması, ventrikiil fonsiyonları ile koroner debiyi kısmen duzelterek hastanın kalp kateterizasvonu ve re-vasküarizasyonu için zaman kazandırmalaadır. Çoğu merkezlerde nwrtalitesi en az Ç'< 60-70 olan kar-diyojenik şokta, optinıal İABP desteği acil koroner anjioplasti veya koroner arter by-pass operasyonu ile bu mortalite oranı değişmiştir. Ayrıca akur miyokart infarktüsünün radikal tedavisinde acil koroner an-jioplastisinin, çok olumlu sonuçlarla uygulamaya girmesi, infarktüsün hastane içi mortalitesini ve kardiyojetzik şok gelişiınini de azalınuştır. Kardiyojenik şoka sebep olabilen hastalıklarda. İABP nin yeni girişimsel ve cerrahi tedavilerle mortaliteve etkisini ve İABP'mn kullanım spektrumunu incelemek maksadıyla bu yazı hazırlanmıştır
Cardiogenic shock is an emergency clinical state which is usually due to delile myocardial infarction and clzaracterized by hipoperfusion of vital organs. If the management isn'i on time- and isn't enough, patients with cardiogenic shock commonly die. Fortunately: IABC, by alleviating coroner circulation and left ventricular functions, can give the the chance ,fo• interventional cardiac procedures such as cardiac catheterization and revasvcularization.While generally accepted mortality rate is at least 60-70% in car-diogenic shock, it can be decreased with optimal IABC and revascularizarion. On the other hand, emergency PTCA in patients with acute myocardial infarction decreased the incidence of hospital mortality and cardiogenic shock. The design of this review is to investigate the clinical landnuırks• IABC and the efficacy of IABC, alone ör together with newer intervetztional cardiac procedures, on disease states that could cause cardiogenic shock.
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta
Respiratuar Distres Sendromu
Engin Günel, Ahmet Hamdi Gündoğan
Araştırma makalesi
Özeti
Respiratuar Distres Sendromu
Respıratory Dıstress Syndrome
Akciğerler organizmanın oksijenizasyonunu ve karbondioksitin vücuttan atılmasını sağlarlar. Mit baz dengesinin sağlanması ve birçok vazoaktif hormonun arteriyel konsantrasyonunun düzenlenmesi bu organ tarafından sağlanır. Akciğerlerin normal şartlarda fazla olmayan bir mekanik stres altında ve düşük bir arteriyel basınç sistemine karşı çalışmaları, lenfatik sisteminin oldukça gelişmiş olması fonksiyonlarını daha kolay yerine getirmesini sağlar. Ancak akciğerlerin kapasitesinden daha ağır bir stres altına girmesi durumunda, organizmanın tüm sistemlerini de etkiliyebilen ve sonuçta ölüme yol açabilen bir dizi olayların gelişebileceği ortaya konmuştur. Birçok etyolojik nedenle gelişebilen bu tabloya Respiratuar Distres Sendromu (RDS) denilmektedir.
The lungs provide oxygenation of the organism and the removal of carbon dioxide from the body. Maintaining myth base balance and regulating the arterial concentration of many vasoactive hormones are provided by this organ. Under normal conditions, the lungs work under a moderate mechanical stress and against a low arterial pressure system, and the lymphatic system is highly developed, allowing it to perform its functions more easily. However, it has been demonstrated that if the lungs are under more stress than their capacity, a series of events can develop that can affect all the systems of the organism and ultimately lead to death. This condition, which can develop for many etiological reasons, is called Respiratory Distress Syndrome (RDS).
PDF
Benzer Makaleler
Editöre Eposta